Her yer kar, yollar buz. Sabahtan beri ilk müşteri bu gelen. Siftah… Hatırlı müşteri üstelik. Demlikte gerçek ıhlamur kaynatıyor. Ne güzeldir bu soğuk çivi gibi havalar. Ne gariptir insan. Oturmuş tanrı diye bir şey var mı onu tartışıyorlar. Şu soğukta başka hangi canlının böyle bir derdi var?
Yorum BırakYazar: Koçak
Selam olsun bulmak için kaybedene. Selam olsun ıssız çöle tek başına yürüyene. Selam olsun kendini arayana. Selam olsun kendini yalnızlıktan sorana. Selam olsun insanla kucaklaşana. Selam olsun akan su gibi zamana. Selam olsun zamanda yıkanana. Selam olsun boyutsuz noktaya. Kısa bir çizgide sonsuz sayıda olana. Selam olsun ritme. Birleşince melodi, yalnızken vuruş olana. Selam olsun ilk kez duyup da bildiğin seslere.
Yorum BırakHep sıcaktır kurumuş çatlamış elleri. Bu onu soğuk havalarda en iyi arkadaş yapar. Elleriyle görüp duyar. Ne harikadır dünyaya dokunuşu. Bir kadının memelerini tapınırcasına avuçlayabilir. Şıkıdım şıkıdım ritim de tutabilir. Öpüşürken sıkılır fakat. Hele şarkı söylemesi mümkün değildir. Bir de konuşmasa. Açınca ağzını her şey berbat olur. Elleri beyninden akıllı olur mu insanın? Olur.
Yorum BırakBüyük birader üşümemizi istiyor. Büyük birader beyaz bir afetle mücadele etmemizi istiyor. Büyük birader der ki; şu kadar kaza oldu. Hava yolu, deniz yolu, şu kadar köy falan… Büyük birader kar tatili ilan etti. İnsanlar işlerine, evlerine giderken korkuyor. Küçük birader der ki; ulan hiç mi kış görmediniz? Hepinizin ağzında aynı soğuk havalar teranesi. Ne var kış işte. Donmuş bir nehrin üstünden yürüyüp okula mı varıyorsunuz? Gerçekten dondunuz mu, söylediğiniz kadar? Küçük birader, büyük biraderden kuşkulanıyor, gerçek olabileceğinden. Uyanın ey insanlar! Kış işte. Uyanın ey insanlar! UYANIN EY İNSANLAR!
Yorum Bırako an yaşamak anlamını yitirir. insan akıllı bir varlıktır, anın geçmesini bekler. sabırla zamanın akışını izler.
Yorum Bırakbelki yorgun düşeceksin. belki terkedilmekten bıkkın. itilip kakılmış, şaşkın, çaresiz ve korkmuş, bitkin ve acı çeker halde soğur soluğun bir gün. şu ılık nefes de terkeder adamı. dostlar kavuşur, aşıklar kucaklaşınca, birbirine tutunan sarmaşık olunca, artık ayrılığın hesabı sorulmaz olur.
Yorum Bırakkaldırımlar soğudukça, göz yaşların ısınır.
Yorum Bırakher şey zıddının gölgesinde yok olmaya yaklaşarak büyür. iyilik kötülüğün sınırında. bir bıçak sırtı mesafedir olanı.
Yorum Bırak– yaprakları alevden bir karanfil, dönüyoruz etrafını. – sen kimsin? – kanatları yanan bir kuş. – hiç karanfil koca kuşu yakabilir mi? sen onu yakmışsın. – ne farkeder, ikimiz de alev alınca? – senin niyetin karanfili övmek. – yoksa niye dönüp durayım?
Yorum BırakEy su kendini yıka. Kirlenmektesin. Ey arı sızlanma, zehri bala çevirmektesin. Ey kuş korkma, gece karanlığında aştığın okyanusun bir sonu var. Ey çınar, selam sana, öyle kal.
Yorum BırakGün batımlarında karşıki pencerede dağlar dalga dalga morarır. Titrer menekşeler. Dalıp gittim diye kıskanmayın, der yaşlı kadın çiçeklerine, siz daha güzelsiniz.
Yorum BırakHerkes herkesin bir şeyiymiş. Bir de o garip var, kimsenin kimsesizi.
Yorum BırakSakalı uzamış, kalemi sıfır beş uçlu, midesi ekşi, kalbi kırık, hayatsa güzeldir yirmi yaşında.
Yorum BırakPeki ya tohum ağaçla çoğalıyorsa hocam? Tohumlar ağaçlanarak çoğalıyorsa?
Yorum BırakSabahlar olur yine. Mahrur yollara dökülür insanlar. Biraz dalgın biraz kuşkulu, devam eder işte. Sakar bir topal şu hayat dediğin. Çünkü yarım bırakılmıştır bütün sevgiler. Hep söylenmemiş cümleler kalır. Her defasında yeniden toparlamaya çalışırsın fakat o topal dediğin akar. Aynı değildir hiçbir zaman. Bugünü de kesip yarım kor. Korkulan olur. Yüzleşirsin gerçekle. Hep sürecek bu bırakıp gitmeler. Bir sigara, bir sigara daha. Sabahleyin yolda, yağmur altında acır göğsünün sol yanı. Yaşlanırsan, şayet yaşlanmayı başarabilirsen, kalpten öleceğini bilirsin. Kaybolduğun yeri bulamazsın fakat sırtını dayayıp ıslak bir duvara, derin nefes almaya gayret edersin. İnsan ölünce yarım bırakır hayatı. Bütün ömürler eksik ve…
Yorum Bırak